Bu kitap, devlet kuramına dönük önemli çalışmalarıyla uluslararası planda tanınan ve İngiltere’de Brunel Üniversitesi Siyaset ve Tarih bölümünde ders veren Marc Neocleous’un devlet kuramıyla ilgili en derinlikli çalışması olarak göze çarpıyor.
Daha Giriş bölümünün ilk cümlesinde “bu kitap devlet kuramına ilişkin Marksist bir yaklaşım önermektedir” diyerek iddiasını çıplak biçimde ortaya koyan Neocleous, bugüne dek Marksist bir devlet kuramı inşa edilemediğini ve bunu inşa etmek gereği üzerinden yola çıkıyor. Marksist devlet kuramına ilişkin yaklaşımların, tüm tarihsel süreç boyunca büyük çalkantılar geçirdiğini ileri süren yazar, bu çalışmasında bir yandan devleti ve sivil toplumu bağlamından tamamen kopartan yapısalcılık ve sonrasında gelişen “post” akımlarla hesaplaşmaktadır. Ancak “bu çalışma, hem devleti, hem de sivil toplumu birlikte dikkate almamız gerektiğini ileri sürerek, Marksizm içinde bu ayrımı görmezden gelen ya da kabaca ekonomistik altyapı - üstyapı modeline indirgeyen belirli geleneklerden de ayrılır.”
Neocleous kitabında Hegel’i yeniden yorumlamakta; Gramsci’nin olumlu katkılarını eleştirel bir süzgeçten geçirmekte; Foucoult, ve Althusser’e yönelik önemli eleştiriler yöneltmekte ve konuya ilişkin pekçok düşünürü ele alarak, onları yeniden anlamlı bir çerçeveye oturtmaktadır.
Siyaset bilimi, siyaset felsefesi, hukuk felsefesi ve Marksizmle ilgilenen herkesin kütüphanesinde bulunması gereken bir kitap…